AKP’li Yasin Aktay’dan Bahçeli ve MHP’ye AĞIR HAKARET

AKP’li Yasin Aktay’dan Bahçeli ve MHP’ye AĞIR HAKARET

AKP Genel Başkan Yardımcısı ve Siirt Milletvekili Yasin Aktay, MHP’ye ve Devlet Bahçeli’ye çok ağır hakaret etti.

A+A-

Haziran’da tek başına iktidarı kaybeden AKP’den çözülme süreci ile ilgili “Devlet çözüm sürecinde operasyon yapmazken, PKK yığınak yapıyordu. Süreç boyunca PKK’nın “insan kaçırma, haraç kesme, karakol kurma, vergi daireleri oluşturma” gibi faaliyetlerde bulunduğunu itiraf eden AKP’li vekil Aktay, yazısında Milliyetçi Hareket Partisi’ne ve liderine ağır hakaretlerde bulundu.

İşte Yasin Aktay’ın dünkü yazısından ilgili bölüm;

Hele bir de şehit cenazeleri üzerinde MHP’lilerin geliştirmeye çalıştığı eylem biçimleri, MHP’nin Türk siyasetine dair vizyonu hakkında tek kelimeyle sadece endişe verici bir durumu ortaya koymaktadır.

MHP için şehit cenazesi, ölümler, bilhassa asker ve polis ölümleri asla bir üzüntü kaynağı değildir. PKK öldürmekte, MHP ise bu ölümleri ikiyüzlü bir timsah gözyaşıyla ama içten içe büyük bir sevinçle karşılamaktadır. Cenazelerde sergilenen eylemler şehidin ölümüne karşı duyulan bir acının, hüznün veya derdin ifadesi değil, aksine şehidi bir politik kar aracı olarak gören bir fırsatçılığı bütün kirliliği ve çirkinliğiyle sergiliyor.

MHP’nin bu ülke siyasetine, sorunların çözümüne dair herhangi bir önerisini hatırlayan yok. Koalisyon görüşmelerinde sergilediği reddiyeci, hayırcı tutum bir siyasi partinin ontolojisine aykırı bir tavırdı. Zira bütün siyasi partilerin iptidai ve nihai amacı iktidara gelmek ve vaatlerini yerine getirmektir. Tuğrul Türkeş’in hatırlattığı gibi, Alparslan Türkeş yetmişli yıllarda üç milletvekili ile birlikte koalisyon ortağı olarak ülkücü camia için bir çok kazanım sağlamıştır. Ama Bahçeli’nin MHP ve ülkücü camianın önüne koyduğu tek vizyon şehit cenazelerinin üreteceği öfkeleri patlatarak sağlayabileceği oylar. Oysa o öfke patladığında, geriye ne sağlıklı bir toplum kalır ne de bir MHP kalır. Göz dikilen kazanım, bir ülkeyi bir arada tutmayı imkansız kılacak bir çatışmalı ortamdan başkası değil.

PKK’nın saldırılarının esas amacının bin yıldır bu coğrafyada birlikte yaşayan Kürt halkıyla diğer toplumsal unsurların birlikte yaşamasını imkansızlaştırmak olduğu biliniyor. Toplumsal olarak birbirini hiç dışlamamış bu unsurların; özellikle Türk ve Kürt unsurlarının bu biçimde karşı karşıya getirilmesinden kazançlı çıkacak tek yapı terör örgütü PKK’dır. MHP’nin örgütlediği olaylarla ve ortaya koyduğu hayırcı siyasetiyle PKK’nın dümen suyuna yakalanmış olduğu çok açık.

Bu kadar hayırcı siyasetten sonra getirdiği önerinin “sıkıyönetim” olması, aslında kendi siyasi varlığını inkar etmenin daha dip bir aşaması. Siyasette kendisinin ne iş yaptığına, ne işe yaradığına dair hiç bir sorunun kendisine yönelmeyeceğini zannederek, kendi vazifesini askere devredip kurtulmak isteyen bir kolaycılığı bu vesileyle ibretle seyrettik.

Terör karşıtlığının bile birleştiremediği bir ülke görüntüsüne canla başla verilen bu katkıdan sonra MHP’nin milliyetçilikten veya devletçilikten ne anladığını merak etmiyor değilim. Bahçeli bu milleti bir arada, sevgi veya barış içinde tutmak için bir reçeteye sahip midir? Terör örgütüne bu kadar karşıysan, terörün azdığı bu ortamda, Türkiye’nin tüm silahlı unsurlarının teröre karşı verdiği bu mücadeleyi desteklemen gerekmez mi? Yaptığın her hareketle, söylediğin her sözle, terörle mücadele azmini kırıp PKK’yı neşelendirdiğinin farkında değil misin?

Sahi sen hangi ülkenin, hangi milletin milliyetçisisin?

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.