Denizli'de Ak Partinin vitrin isimlerinden aile danışmanı olan Gülümse Gökçe Acar,partisinden istifa ederek Meral Akşener'in liderliğinde kurulan İYİ Partiye katıldı.

Denizli Ak Partide uzun yıllar siyaset yapmış Denizlilerin yakından tanıdığı Gülümser Gökçe Acar'ı bürosunda ziyaret ettik ve kamuoyunun merak ettiği soruları kendisine sorduk...

AKİSHABER : Gülümser hanım,siz yıllarca Ak Partide siyaset yaptınız ne oldu da istifa ettiniz ve İYİ Partiye katılma kararı aldınız ?

GÜLÜMSER GÖKÇE ACAR : Evet doğru diyorsunuz.Ak Parti kurulduğu zaman vatandaşlarımız arasında büyük bir heyecan yarattı.Bende o heyecanı duyanlardan biriydim.İşim gereği sürekli okuyan araştıran ve sorgulayan bir yapım var.Aslında hepimiz o sorumluluğu hissetmemiz ve yaşamamız lazım. Bu ülkenin bir ferdi olarak ben ne yapabilirim noktasında kendimi sorumlu hissettim.Hissettiğim sorumluluğum ise Ak Partinin iktidarında ilk 5 veya 6 sene düşüncelerime paralel giden politikalarını takdir ettim.Fakat son yıllarda yolunda gitmeyen bir çok şeyin olduğunu farkettim.

Verilen sözlerin artık yerine gelmediğini özellikle ekonomik alanda hızla bir kötüye gidişin olduğunu gördüm.Yoksulluğun ve fakirleşen halkın ihtiyaçlarına cevap bulamadım.Bir kesim inanılmaz zenginleşirken bir diğer kesim var ki, sadece devlet yardımları ile geçinir oldu. Halkımızın bu şekilde sürekli fakirleşmesi ve aile bütünlüklerinin bozulması çok dikkatimi çekti.

Türk halkı bu durumu kesinlikle hak etmiyor.Etrafımıza baktığımız zaman dış politika çökmüş,komşu devletlerle hep sorun yaşar hale geldik. Bir tek dostumuz kalmadı. Daha düne kadar Türk askerine selam duran Barzani kırmızı halılarla karşılandı. Bunlar bir Türk olarak kanıma dokundu. Bu söylediklerin sadece bir kaç örnek.Bu örneklerin binlercesi var.

İşte tam bu noktada kendi kendime dedim ki, Ben üstüme düşen görevi ve sorumluluğu Ak Partide yerine getiremiyorum. Sokağa çıktığımızda vatandaşlarımızın sorduğu sorulara cevap bulamadık. Bir çok Ak Partili ne yazık ki benim durumumdaydı belli etmeseler bile. Fazlada uzatmak istemiyorum aslında ama bir gerçek var ki mevcut hükümet artık Türk halkının isteklerine cevap veremiyor.

Şimdi diğer sorunuza gelirsek neden İYİ Partiye katıldığımı anlatayım. Sayın Meral Akşener'in liderliğinde kurulan bu hareket aslında kadınlarımızın bir hareketidir. Ben de bir anneyim sadece kendi çocuğum için değil bütün çocuklarımız için bir anne hassasiyeti ile yakınlık duydum.Uzun uzun takip ettim. Konuşmalarını dinledim. Baktım ki Meral hanımla aynı endişeleri duyuyorum, aynı duygu ve düşünceleri hissediyorum o zaman dedim ki Türkiye'nin İYİ olması için benim de iyi hareket içinde yer almam lazım.

Sayın Meral Akşener'in daveti üzerine Ankara'ya İYİ Parti Genel Merkezine bir grup arkadaşla gittik. Teşkilatlardan sorumlu eski Bayındırlık bakanımız Koray Aydın beyle ve Meral  Hanımla yaklaşık 4 saat sıcak ve samimi görüşmeler yaptık. Ben bütün endişelerimi anlattım,ülkemizin içinde bulunduğu bu durumdan bir an önce kurtulması gerektiğin arkadaşlarımızla beraber ifade ettik. Aynı endişeleri kendisinin de duyduğunu ifade eden sayın Meral Akşener ve Genel Merkez yöneticileri bizleri evimizdeymişiz gibi ağırladılar,ilgi gösterdiler sağ olsunlar.

Meral hanımın samimiyetine inanıyorum.Liderlik vasfı var kendisinde insanları gülen yüzü ile karşılayıp pozitif bir enerji veriyor. Ben kendimi gördüm bu samimiyetin içinde ve İYİ Parti saflarına katılmaya karar verdim. Demokratik bir hak olarak bir seçim yaptım. Yaptığım seçimin de Türk Milleti yararına olacağına inanıyorum.

Meral hanım kendi yakasındaki rozeti çıkarıp benim yakama taktı. Bir Türk kadını olarak sizlere çok iş düşüyor,olaylara bir Türk kadını olarak yaklaşın,bir anne hissiyatı ile görün bu ülke bizim,sahip çıkmamız gerektiğini ifade etti. Yakasındaki rozeti benim yakama takarken de sizi mecliste görmek istiyorum demesi de onur verici oldu benim için.

Zorlu bir süreç olacağını biliyorum.Benim yapımda da zaten zoru başarmak gibi bir niyetim var. Allah'ın izniyle İYİ Parti Türkiye'de İyi şeylerin olması için bir şanstır diye düşünüyorum.

AKİSHABER : Gülümser hanım size kısa bir soru sorduk,uzun bir cevap vererek sormak istediğimiz diğer soruları da cevaplamış oldunuz. Başka bir soru daha sormak istiyoruz. Sizin İYİ Parti Genel Merkezine gidişiniz ve çekilen fotoğrafların sosyal medyada paylaşılmasından sonra Denizli'de adeta bomba etkisi yaptı. Sosyal medya hesabınızdan hiç bir şey paylaşmamanıza rağmen sizin sayfanızda bir kaç hanımefendi sizi ağır sayılabilecek şekilde eleştirdiler, buna ne diyeceksiniz ?

GÜLÜMSER GÖKÇE ACAR : Evet sorunuza sondan başlamak istiyorum. Sosyal medya hesabımdan bir kaç hanımefendi beni eleştiren yorumlar yaptılar. Birisini eleştirmek ayrı, hakaret etmek ayrı şeylerdir. Ben her türlü eleştiriye saygı duyarım ki, benimde eleştiri yapan bir tarafım olduğu için zaten Ak Partiden istifa ettim. Ben eleştiriye asla bir şey demem hatta yapıcı eleştirileri hep dikkate alır saygı duyarım.

Sayfamda eleştiri yapan hiç bir arkadaşımı sayfamdan silmem,yaptıkları yorumları silmedim,silmem. Ama lütfen nezaketimizi elden bırakmayalım.Bu benim demokratik bir hakkımdır,tercihime saygı duyulursa mutlu olurum. Bugün beni eleştiren o hanımefendiler ile belki yine yan yana siyaset yapabiliriz. İYİ Partide buluşabiliriz,nihayetinde bu bir kadın hareketidir.

Türk Milletinin hareketidir. Kadının horlandığı hatta dilim varmıyor ama ne yazık ki aşağılandığı bir ortamda bir hanımefendinin başlattığı bir siyasal harekette yer almak lazım,omuz vermek lazım diye düşünüyorum. Benim istifamın neden bu kadar ses getirdiğine gelince ben iyi şeyler yaptığıma inanıyorum ve çevremde de çok şükür öyle biliniyorum. Bu her kese nasip olmayan bir duygu.

Aslında kendimden çok fazla bahsetmeyi de sevmiyorum. Denizli Gülümser Gökçe Acar'ı iyi tanıyor,ben de Denizlimizi iyi tanıyorum. Bu kadar neden ses getirdi meselesini de fazla konuşmak istemiyorum ve takdiri Denizli halkına bırakıyorum.

Beni üzen tek şey,bir hanımefendinin yorumu. Aslında buna üzülmek demeyelim de, okuduğumda içimden bir acıma hissi duydum. Yorumları okuyan dostlarım beni aradılar. Yorum aynen şöyle :

''Fetöcülerle aynı karede olmak büyük hainliktir cesaretiniz varsa sayfanızda paylaşın fotoğraf karesini''  bu yorumu okuyunca önce üzüldüm sonrada uzun uzun güldüm... Bizim hayatımızda dün başka, bugün başka, yarın başka olmak yoktur. Ne isek oyuz. Daha düne kadar ''Aman ha hoca efendiye bir şey deme çarpılırsın,ağzın yüzün yamulur'' diyenler bugün benim yer aldığım bir fotoğraf karesine eleştiri yaparken biraz düşünecek.

Son olarak şunu demek istiyorum, birinin  yaptığı siyasi bir tercihinden dolayı basit, ucuz ve cahilce suçlamak siyaset değildir. Dikkatli olmak lazımdır diye düşünüyorum...  En son olarak şu hatırlatmayı yapmak istiyorum ; birini suçlayacağınız zaman o suçlamanın nereden nereye gidebileceğini iyi hesaplamak lazım yani ayna diye bir şey icat edildi. Aynaya arada bakmak lazım.

AKİSHABER : Gülümser hanım bu söyleşi için teşekkür ederiz...

GÜLÜMSER ÇÖKÇE ACAR : Bu fırsatı bana verdiğiniz için ben teşekkür ederim... Türkiye İYİ Olacak. İYİ Partinin Denizlimize ve ülkemize hayırlı olmasını diliyorum.

Başta, Baş Öğretmen Gazi Mustafa Kemal Atatürk, şehit öğretmenlerimiz ve bütün öğretmenlerimizin 24 kasım öğretmenler gününü kutluyorum.